Kitâb-ı Hikâyet-nümâ: Günümüz Türkçesiyle / Öykü

Hikâyet-nümâ'dan kısa bir metin aktardıktan hemen sonra ilginç mailler almaya başladım. Bunlardan birkaçı metnin anlaşılmaz olduğunu söylüyordu, gerçekten de bu dilin oldukça sade olduğunu kendimce varsaysam bile burada bu görüşleri de dikkate alarak parçayı bir de günümüz Türkçesiyle yayımlıyorum. Metnin aslını okumamış ve minyatürlerini görmemiş olanlar varsa buradan asıl metnin bulunduğu sayfaya ulaşabilirler.
Dr. Yağmur Füsûnkent



[Hâzâ Kitâb-ı Hikâyet-nümâ, başlangıç sayfası, günümüz Türkçesiyle]

Hayrullah Çelebi'nin övücüler topluluğunu sille tokat merdivenden yuvarladığıdır

Besmele ile işe başlandığında
Biter iş az da çok da olsa
Söze Tanrı adıyla başla ey dil
Ki hiçbir güçlük kalmasın yaptığında

Rivayet aktaranlardan Vişnezâde Hayrullah Çelebi anlatır ki: Hayrullah Çelebi bir gün Mısır'a gitmiş. O ülkenin havası suyu, taşı toprağı, denizi ve karası [alışık olmadığından] onu olumsuz etkiledi. Bir hana gidip dinlenmek istedi. O handa övücü isimli bir topluluk vardı. Bunlar para karşılığı büyük-küçük, erkek kadın, bayağı ya da efendi olduklarına bakmaksızın para veren cahillerin adını bilgeye, körlerin adını iyi ok atıcılara çıkarır, güzeli çirkin, ayağı baş ederler. Yine bunlar akşam namazından sonra handa boş boş konuşurlarken Hayrullah Çelebi işitip rahatsız oldu. Adamlar Çerkes güzellerini över, "Dudağı bal, göğsü ak, ağzı fincan, görenler hayran" derlermiş. Hayrullah Çelebi'nin ise boşandığı karısı Çerkes olduğu için bu toplumu hiç sevmez ve bunların adının anılmasına öfkelenip "Anadolu güzelleri varken Çerkesleri övenlerin erkeklik organlarını keserim!" der. O akşam fazlasıyla sarhoşmuş. O adamlar da "Bekâr odalarının mensuplarından [buralara girip çıkan birtakım uygunsuz kadınlardan] para aldık, onları överiz" derler. Hayrullah Çelebi bütün gücüyle bu adamlara tokatla saldırır.

Aslında Hayrullah Çelebi Mısır'[d]a bey [idareci] olmak istermiş. Sonra adamları "Kaç paraya översiniz?" diye sorguya çekince bunlar "Kırk eşrefî Memlük altını" demişler. Hayrullah Çelebi "yok devenin başı!" gibisinden şaşkınlık dile getirmiş. Bu aşırı fiyatın sebebi sorulunca Mısırlı bir köle de "Kocakarıları beş akçadan överler" diye bildirince Çelebi çok bozulmuş. Adamlar yedi peygamber, beş evliya ve üç din büyüğünün adını sayıp büyük yemin etmişler: "Andolsun ki övdüğümüz insanların işleri çabucak görülür, bilen bilir. Sizin gibi bir efendinin de övülmesi günler sürer. Hem hafifmeşrep kadının eline geçecek olan iki gümüş çeyrek iken sizin elinize gemi yüküyle altın ve gümüş geçecektir." Bu söz üzerine Hayrullah Çelebi rahatlar ve adamları bağışlar. Sonra kargış üzerine olası şeytanın [aşağılamak için asıl metinde ters yazılmıştır] dürtmesi ile "Beni divan ve çarşıda, toplantılar ve savaş meydanlarında överek bey yaparsanız sizi kendime yardımcı edinirim, siz de şenlenirsiniz" diyerek onları ikna eder.

İşte bu mesele böylece Vişnezâde Hayrullah'ın eskiden tanış olduğu Evliya adlı bir güzel seyyaha ulaşır. O da bu övücülere bu kişinin arkadaşı olduğunu söyleyerek doksan dokuz dirhem öder. "Ne övgü ne yergi" sözü gereği adamları bu işten uzak tutar. Üzerinde uzlaşılır ki Hayrullah Çelebi'nin bey olacağı şehirde sel olduğundan çokça insan boğulur. Âlemin sığınağı ulu padişah öfkelenip "önlem almadın" diyerek şehrin beyini öldürtür. O günden beri Hayrullah Çelebi anılan seyyaha [işini engellediği için] daima hayır dua eder, "Kuşkusuz ki bu adam yolda yoldaşım, ahirette kardeşimdir" der "ve hem öyle ululuk göstermesiyle adı evliya oldu" diye bildirir. Ancak Evliya'nın bu işi engellemesi ona sevgisinden mi yoksa bölge halkı olan Müslümanları onun kötülüklerinden korumak istemesinden midir ve bu adı ona bölge halkı mı vermiştir bilinmez, ancak Allah bilir. Başkalarına ders olsun diye anlatıldı. Şimdilerde bile övücüler topluluğu yöneticilerin atanmasında ve paraların kazanılmasında etkilidir diye aktarırlar.

Bu hikâye burada sona erdi.


✎ Emre Taş
(Tamamen hayal ürünüdür)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Falnâme: Osmanlı Usûlü Minyatürlü Falınız

Osmanlı Usûlü Burcunuz ve Mesleğiniz

Akbaba Cumhuriyet'i Selamlıyor