Kayıtlar

Akbaba Cumhuriyet'i Selamlıyor

Resim
Cumhuriyet'in ilanından iki gün sonra 1 Kasım 1923'te yayımlanan Akbaba mizah dergisinin 95. sayısı, gelişmeyi temkinli bir coşkuyla karşıladı. Türkiye'nin en uzun ömürlü mizah dergisi olmasıyla bilinen yayın, Meşrutiyet deneyiminden dersler çıkararak bir çocuğa benzettiği Cumhuriyet'in büyüyüp gelişmesi için temenni ve öngörülerini kaydediyordu. Başyazıya eşlik eden "Yaşasın Cumhuriyet" serlevhalı şiir, Cumhuriyet'i işlevsizleşmiş bir saltanatın karşıtı olarak konumlandırıp yüceltmiş, baş sayfadaki karikatürse yeni rejimi bu kez bir çocuğa değil, Mustafa Kemal Paşa'nın kolundaki bir geline benzetmişti. Tarihin ciddi kıvrılışlarını mizahi bakışla ele almayı bilen bu yazı, yüzüncü yılı kutlayan bizler için metaforlarla süslü bir muhasebe fırsatı sunuyor. Akbaba , 1 Teşrinisâni 1339 [1 Kasım 1923] LAKLAKİYÂT Kutlu Olsun!  Hepimize kutlu olsun, Cumhuriyet zahmetsiz, tehlikesiz doğdu. Salı gecesi İstanbul ufuklarını inleten toplar, bir müddetten beri bekle

Osmanlı Usûlü Burcunuz ve Mesleğiniz

Resim
Burçlara, yani onların insan hayatı üzerindeki etkilerine inanır mısınız? Tarih boyunca insanların birçoğu yürekten inandı: Sümerlerden Budistlere, Romalılardan İbrânîlere ve Karahanlılardan Osmanlılara, hatta günümüze kadar. Osmanlı usûlü burç ve meslek yorumlarınıza bakmaya geçmeden önce kısaca tarihine değinmek istiyorum. Bu adımı atlamak isterseniz sayfayı kırmızı bir yıldız görene kadar dosdoğru aşağı kaydırın. Dışta on iki burç, içte yedi gezegen ile zodyak halkası. (1614-16 tarihli Falnâme 'den) Burçlarla ilgili ilk bilgilere Sümer (MÖ 4000-2000) çiviyazılı tabletlerinde muğlak biçimde rastlanır. Asurlulara (MÖ 2025-MÖ 612) ait Musul yakınlarındaki Ninova Kral Kütüphanesi'nde bulunan metinler, Tanrı Marduk’un yörüngeyi nasıl on iki burca böldüğünü anlatır. Mezopotamya geleneğinde gök cisimleri tanrı sayılmış ve insanlar hangi burcun altında doğarlarsa o burcun tanrısının etki ve himayesinde olduklarına inanmıştı. Bu inanış Yahudi-İbrânî geleneğine, Hristiyanlığa ve İslam

Açık Olduğum Freelance İşler

Resim
Ben dünyadan bihaber bir çocuğum; Kayıp zıpzıplarımı arıyorum. Cahit Sıtkı  Merhaba. Eğer aşağıdaki listedekine benzer edimlere ihtiyacınız varsa, işin kapsamı, zaman-mekânsal şartlar, ödemeler ve diğer detaylar için lütfen benimle iletişime geçin ve çekinmeden ayrıntılı özgeçmiş/portfolyo isteyin. Önemli kısım: Ankara'da yaşıyorum ve hâlihazırda mesai saatlerine bağlı biçimde ofisten çalışıyorum. Olası teklifler mesai saatleri dışında, hafta sonları yapabileceğim şeylerse değerlendirebilirim. Gölge yazarlık nevi işler teklif etmeyiniz, ödevleriniz, tezleriniz ve adınızı üstüne yazacağınız her işle bizzat ilgilenmeniz daha iyi olur. İstediğiniz dostça bir yardımdan ibaret değilse aklınızda bir bütçeniz de olsun. İletişim için Twitter doğrudan mesajı kullanabilirsiniz, herkese açıktır. Surnâme-yi Vehbî 'den ayrıntı, 1720'ler, Nakkaş İbrahim, Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi. Senaryo yazımı : Bir ekiple pek de acelesi olmayan heyecan verici bir film senaryosu üzerinde çalış

Eğer Ben Kâbil İsem İçin Teşekkür

Resim
İlk romanım Eğer Ben Kâbil İsem bugün (16 Aralık 2022) itibarıyla İletişim Yayınları tarafından yayımlandı. Editörüm değerli Emre Bayın ile çalışmak büyük bir şans ve zevkti. Usta editör Kıvanç Koçak görüşleri, soruları ve ilgisiyle eşsiz katkıda bulundu. Kendilerine ve Yayınevi'nin tüm titiz çalışanlarına müteşekkirim. Taslak sürecinde dosyayı okuyup düşüncelerini paylaşan Zübeyde Dursun, düşüncelerini paylaşmakla kalmayıp yayıncılıkla ilgili her soruma cevap da veren arkadaşım Abdulkadir Annak ve kitabın baş ve sonunda yer alan elyazması sayfalarını yaratmakta yardımlarını gördüğüm cânım Meryem'i şükranla anmalıyım. Sürece bir biçimde tanık olan ve bana cesaret veren tüm dostlara, ilgi gösterip okuyacak olanlara yürekten teşekkürler. Emre

Falnâme: Osmanlı Usûlü Minyatürlü Falınız

Resim
Fala inanır mısınız? Tarih boyunca insanların çoğu inanmıştı. Kâhinlik bütün kadim toplumlarda önemli bir kurumdu ve semavi dinler arasında bazen meşru, bazen gayrimeşru sayıldı. İslâm'da fala genel bakış kötüleyicidir, ancak bazı hadislere dayanılarak falın geleceği ve gaybı bilme iddiası taşımaksızın sadece bir tefe'ül (hayra yorma) çabası olduğu düşünülmüştür. Başta gelen türlerden biri kitap falıdır. Kur'an'dan rastgele sayfalar açılarak yapılanlar bir yana bırakılırsa, çeşitli dinî anlatıların, efsanevi olay ve kişiliklerin konu alındığı bir literatür de doğmuştur. Buna Falnâme denir.  İşte bunların en güzellerinden biri, Osmanlı sarayında, 1603-1617 arasında hüküm süren I. Ahmed'e takdim edilmişti. Kitabı 1614-16 yılları arasında Türkçe hazırlayıp padişaha sunan, vezir ve kitap onarıcısı Kalender Paşa'ydı. Yazmanın ressamları arasında Nakşî, Nakkaş Hasan ve bazı Safevî nakkaşların bulunduğu düşünülmekte. Eser, Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi, Hazine